Mahkemede tercümana jiletle saldıran Ayşegül’ün ağabeyi için karar
Olay, 12 Temmuz 2021’de, Gebze ilçesi Pelitli Mahallesi’nde meydana geldi. Afganistan asıllı Muhammed Atikullah, dershaneden konuta dönerken takip ettiği Ayşegül Aydın’ı ağaçlık alana sürükledi. Burada cinsel istismarda bulunan Atikullah, kendisine direnen Aydın’ın boğazını sıkıp, başına taşla vurdu. Atikullah, Ayşegül’ün çamaşırlarını giydirip, yol kenarına getirdi, kızı yaralı gördüğünü belirterek, etraftakilerden yardım istedi. İhbarla bölgeye gelen sıhhat takımları, Aydın’ı hastaneye kaldırdı. Jandarma, olay yerinden kaçan Atikullah’ı yakaladı. Tabirinin akabinde Muhammed Atikullah, çıkarıldığı hakimlikçe tutuklandı. Ağır bakımda tedavi gören Ayşegül Aydın ise 132 gün sonra hayatını kaybetti.
‘İLK DURUŞMADA TERCÜMANA SALDIRIP, YARALADI’
Muhammed Atikullah hakkında ‘nitelikli taammüden öldürme’, ‘kişiyi hürriyetinden mahrum kılma’, ‘nitelikli cinsel istismar’ hatalarından ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası istemiyle dava açıldı. Geçen yıl 23 Eylül’de, Gebze 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen birinci duruşmada, sanık Muhammed Atikullah, tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS ile bağlandı, tercüman İsmail Nazaroğlu ve Aydın ailesi salonda hazır bulundu. Duruşmada Esat Aydın, salona getirdiği jiletle tercüman İsmail Nazaroğlu’na saldırıp yaraladı. Jandarmanın gözaltına aldığı Esat Aydın tutuklandı.
Hakkında dava açılan Esat Aydın, Gebze 1’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde birinci kere hakim karşısına çıktı. Savunmasında pişman olduğunu belirten Aydın, “Kardeşimin vefatından sonra ruhsal ve ruhsal olarak uygun değildim. Mahkemede karşımdaki tercümanı sanık sanmıştım. Mahkeme sürecinde bir bağrışma olunca hudut krizi geçirdim. Kendimi kaybedip saldırdım. Yaptığım şeyden ötürü çok pişmanım” dedi.
‘JİLETİ MERMER İŞİNDE KULLANIYORDUK, KASITLI SOKMADIM’
Tercüman İsmail Nazaroğlu’nu yaraladığı jileti, mesleği olan mermer işinde kullandığını anlatan Esat Aydın, “Jilet cüzdanımdaydı, fakat kasti olarak adliyeye sokmadım. Babamla bir arada mermer işi yapıyoruz. İş yerinde jilet kullandığım için cüzdanımda taşıyordum. Bu jiletle mermeri yapıştırdığımız malzemeyi kazıyordum, bu nedenle yanımda taşıyorum. Lakin cüzdanıma koyduğumu unutmuşum. Hayatımda birinci sefer bir duruşmaya katılmıştım. Adliyede ekrandaki kişinin sanık olduğunu bilmiyordum. Benim tercümanın duruşmadaki pozisyonuna ait bilgim yoktu. Tercümanın mahkeme tarafından tayin edildiğini ve kamu vazifelisi olup olmadığını da olay sırasında bilmiyordum” diye söz verdi.
ADLİ DENETİMLE ÖZGÜR BIRAKILDI
Mahkeme heyeti, sanık Esat Aydın’ın, tutuklulukta geçirdiği mühlet ve hata vasfının sanık lehine değişme ihtimali dikkate alınıp isimli denetim kaidesiyle hür bırakılmasına karar verdi. Duruşma, 27 Nisan’a ertelendi.
‘KARARDAN ÖTÜRÜ MUTLUYUZ’
Oğlu Esat Aydın’ın tahliye edilmesini sevinçle karşıladığını söz eden Metin Aydın, duruşma sonundaki açıklamasında, “Kızım Ayşegül’ün mahkemesinde istemediğimiz bir olay oldu. Ayşegül’ün ağabeyi Esat, orada söylenen tatsız kelamlar ve sözlerden sonra denetimini kaybederek saldırdı. Esat isimli denetim kuralıyla tahliye edildi. Bundan ötürü sevinçliyiz, memnunuz. Devletimize teşekkür ediyorum. Kızımı öldüren o kişi aldığı nefesi inşallah alamaz. Allah’tan tek duam budur. Ne kadar ağır ceza verilirse verilsin, bizim için bir değeri yok. Zira bizim kıyametimizi kopardı, Allah da onun kıyametini koparsın” dedi.
Yorumlar (0)